Muratpaşa Masaj Salonu
Muratpaşa Masaj Salonu
Muratpaşa Masaj Salonu O, beğenilerini her zaman dikkatle göz önünde tuttuğu müşterilerini asla soymayan, öğrencilerini vicdansız haraçlarla işkenceye sokmayan veya kendi deyişiyle güç kazandıkları paradan asla komisyon almayan çok kıymetli bir insandı. Kazancını yalnızca masumiyetini önceden yitirmiş, merhamet duyduğu bahtsız genç kadınlarla sınırlamıştı. Aslında bunlar arasından da bir tek kendi görüşlerine uyanları seçiyor, kanatları altına alıyor, yıkım ve felaketin tehlikelerinden kurtarıyordu.
Görmüş olduğunüz şekilde elindeki kızları iyi, kötü bir yuva sahibi yapmış olduktan sonrasında artık yeterince yaşlandığını düşündüğünden o hayata ve bana veda etti. İçten ve muhteşem öğütlerinin sonucunda tamamen anaç bir endişeyle beni kendime emanet etti. Kısacası ondan öyle etkilenmiştim ki, ne olursa olsun bensiz gitmesine göz yumduğum için kendimi affedemedim ama görünüşe nazaran, yazgı onunla yollarımızı ayırıyordu. Hanımefendi Cole’dan ayrılınca Marlybone’de güzel, rahat bir ev tuttum. Derli toplu ve mütevazı döşediğim bu ev küçüklüğü sayesinde kiralanmaya, kolayca geçindirilmeye elverişliydi.
Muratpaşa Masaj Salonu
Muratpaşa Masaj Salonu Orada, kadın Cole’un öğütlerine gösterdiğim elitın meyvesi olan birikimimle almış olduğum giysiler, mücevher ve birkaç gümüş sofra ekipı hariç, sekiz yüz pound parayla hayata adım attım. Bütçemi uzun bir süre idare edebileceğimi düşünüyordum, böylece yeni tesadüfların lehime neler göstereceğini sabırsızlanmadan beklemeye koyuldum. Burada, kocası denize açılmış, genç bir hanımefendi kimliği altında öyle bir yaşam kurdum ki umutlarımı hem zevk, aynı zamanda servetten ele geçirmeye çalışacak yeterli bir özgürlük kazandım.
Bununla beraber mazbutluk ve basiretlilik kural‐ larına da sıkıca bağlı kalmak zorunda oluyordum. Hanımefendi Cole’un gerçek bir öğrencisinde gözlemlemekten kaçamayacağınız bir huydu bu. Yeni evime henüz alışmaya başlıyordum, her zamanki gibi bir sabah, taze havanın hazzını çıkarmak için oldukça erken saatte dışarı çıktığımda. Yeni tuttuğum bir hizmetçi eşliğinde, yakınlardaki güzel bir koruda, ağaçlar arasında yürürken şiddetli bir öksürük gürültüsü ile yerimizden sıçradık. Başımızı çevirdiğimizde mütevazi, iyi giyimli bir beyefendiyi fark ettik; ani bir nöbete tutulan erkekçeğız öksürükten boğulacak hale gelmiş, dayanamayıp bir ağacın altına çökmüştü. Mosmor yüzü, öksürüğün şiddetinden soluğunun tıkandığını gösteriyordu.
Son yorumlar